Vaginal akıntı bayanların ömürleri boyunca en sık karşılaştığı yakınmalardan birisidir. Bayan doğum polikliniklerindeki hasta müracaatlarında birinci sırayı oluşturur. Vaginal akıntı yakınmasında çoklukla altta bir hastalık kelam konusu iken, bazen fizyolojik dediğimiz olağan akıntılar da bayanların doktorlara başvurmasına yol açabilir. Yani, her akıntı kesinlikle bir hastalığı işaret etmeyebilir. Adet döngüsünün aşikâr periyotlarında, şeffaf, kokusuz, rastgele bir yakınmaya yol açmayan akıntı doğaldır, bir hastalığa işaret etmez. Bu çeşit akıntılar hormonların tesiriyle oluşur ve tabiatıyla geçer. Bu tıp akıntılar için tabibe başvurmaya gerek yoktur.
Vaginal akıntıda ölçü, akıntının kıymetinde rol oynamaz. Bazen büsbütün olağan bir akıntının ölçüsü fazla olup, kişiyi rahatsız edebilir. Vaginal akıntı renkli (sarı, yeşil), kokulu, beyaz peynir kesimleri formunda ise, yanma, kaşıntı ve cinsel alakada rahatsızlığa yol açıyorsa altta bir patojen etken kelam mevzusudur. Şayet akıntı kanlı, et suyu renginde ise akla bayan organları kanserleri gelmelidir.
Vaginal akıntıda birinci akla gelen etken enfeksiyon oluşturan mikroplardır. Daha az oranda rahim, rahim ağzı ve yumurtalık kanallarının kanserleri akla gelmelidir.
Akıntının özellikleri (rengi, kokusu ve yoğunluğu) bize hastalığın nedeni hakkında yaklaşık bir bilgi verebilir. Örneğin tricomonas vaginalis enfeksiyonunda yeşil-gri, köpüklü bir akıntı, şiddetli yanma kaşıntı varken, gardnerella vaginalis enfeksiyonunda berbat (bozuk balık kokusu) kokulu ve gri-beyaz renkli bir akıntı vardır. Mantar enfeksiyonlarında ise beyaz peynir kesimleri biçiminde bir akıntı, ağır yanma ve kaşıntı şikayeti vardır. Yumurtalık kanallarının kanserinde et suyu renkli bir akıntı ve alt karın ağrısı, rahim kanserinde ise menopoz sonrası kanama yahut adet dışı kanama halinde kendini aşikâr eder. Rahim ağzı kanserinde bağ sonrası kanama yahut kanlı akıntı vardır, hastalığın ileri periyotlarında bu kanlı akıntı makûs kokulu hale döner. Yani akıntıdaki makûs koku kesinlikle bir patolojiyi tabir eder.
Bakteri ve mantarlarla oluşan akıntıların hepsinde bayanla birlikte eş tedavisi gerekmez. Örneğin tricomonas vaginalis enfeksiyonunda eş tedavisi de gerekirken, mantar enfeksiyonlarında çoklukla eş tedavisi gerekmez.
Akıntı ile birlikte kasık ağrısı ve ateş yüksekliğinin olması iç genital organlarda da enfeksiyon kuşkusu uyandırır. Bu durum derhal önemli bir tedavinin başlanmasını gerektiren sıhhat sıkıntısıdır. Tekrar kanlı akıntının makûs kokulu olması rahim ağzı kanserini akla getirmelidir. Buradaki makûs koku dokuların harabiyeti nedeniyledir. Kanlı akıntı ile birlikte alt karın ağrısının olması bayan organ kanserlerini akla getirmeli ve derhal uzman doktora başvurulmalıdır.
Yukarıdaki bilgilerden de anlaşılacağı üzere aslında akıntı birçok hastalığı teşhis etmemizi sağlayan bir belirtidir. Bu nedenle beyaz, şeffaf, kokusuz akıntılar dışındaki bütün akıntılarda derhal bir tabibe başvurmalı ve gerekli tedavileri uygulamalıyız.
