Kızlık zarının Latince ismi “Hymen”dir. kızlık halkası, bekaret zarı, kızlık perdesi olarakta bilinir. Vajina girişinin 1-1.5 cm iç kısımında yer alan ince bir yapıdır. Kızlık zarı bir organ değildir ve işlevsel olarak bir fonksiyonu bulunmamaktadır.Anatomik yapısından daha çok kızlık zarının sosyo kültürel boyutu daha ön plandadır. Tüm bayanlarda kızlık zarının yapısı farklı ortasındaki delik değişik büyüklük ve yapıdadır. Kızlık zarının yeri ve yapısı ,yeri her bayan da farklıdır. Kızlık zarını yapısı ve biçimine nazaran birinci alaka sonrası kanama ölçüsü değişebilir. Kızlık zarının çocuklukta yapısı sert ve kalındır. 11-12 yaşına kadar vajina içine mikropların girmesini engellemektedir. Ergenlikle bir arada kıvamı daha yumuşak ve esnek hale gelir.
Kızlık zarı pek çok toplumda saflığın ve el değmemişliğin sembolüdür. Bozulmamış bir kızlık zarıyla bayanın cinsel ilgiye girmediği düşünülür. Gelişmiş ülkelerde ve günümüzde kızlık zarı eski ehemmiyetini ve manasını kaybetmektedir.
Bir bayan için birinci cinsel tecrübe çok değerlidir. Kızlık zarı cinsel bağda anotomik olarak bir bariyer misyonu görür. Penis tarafından bu bariyer geçilirken beraberinde hem ağrı, hem de kanamanın olacağı kabul edilen eksik ve yanlış bir bilgidir. Maalesef gençlerde birinci tecrübelerini yaşarken bir sürü kaygılarla uğraş etmek durumunda kalmaktadır.
Uzun yıllardır Bayan hastalıkları ve doğum hekimliği yapmaktayım. Deneyimlerim olağan yapıdaki bir kızlık zarının ülkü kurallar altında birinci cinsel münasebet tecrübesinde, zorlanmadığı müddette ve sonrasında; kanamaz yırtılmaz delinmez, patlamaz, ağrı ve acı yapmaz olduğudur.
Birinci cinsel alaka sırasında, sulanma tam, bayan gevşemiş ve rahatlamış bir durumda ise ; kızlık zarında ağrı acı ve kanama olmaz yalnızca esneme olur. Zira kızlık zarı delinmez, kanamaz, yırtılmaz ve patlamaz. Açılma durumunda zarın kesimlerinin vajina girişinin iki yanında kalması çok rastlanan bir durumdur. Lakin sulanma olmaz bayan kendini kasarsa ağrı ,acı olabilir. Zorlanmaya ve tahrişe bağlı hafif lekelenme biçiminde kanama olabilir. Lakin bu durumda oluşan ağrı ve acı dayanılmaz değildir. Unutulmaması gereken en değerli şey bir bebeğin başının geçebileceği kadar vajinanın esneyebilme özelliğidir. Kanamada lakin üç beş damla pembe renkli damlamadır. En sık rastlanılan kızlık zarı halka ve yuvarlak halde olandır.Ortasından adet kanı geçmesine müsaade verir. Ortadaki delik çok büyükse penisin geçişine rahatlıkla müsaade verir. Bu zarlara esnek kızlık zarı denir.
Kızlık zarı olağandan kalınsa, yüksek kenarlıysa, ya da vajende yırtılmalar olduysa kanama biraz daha fazla olur.
Toplumsal gelişim sürecinde kız çocuklarını yetiştirirken cinsellik ile ilgili kavramlarda daima geri plana atmışızdır. Kızlık zarının kutsallığı anlatılmıştır. Genç kızların cinsellikten uzak durması için toplumda şuurlu olarak bunu besler. Birinci cinsel deneyim bir bayanın hayatında çok değerlidir. Her bayanda teslim olma acı ve kanamaya karşı cinsel bağlantıya girme ya da erteleme ve kaçınma kelam mevzusudur. Kendini doğrulayan kehanet; uygun olmasa da rastgele bir beklenti oluştuğunda bireyler beklentileri ile uyumlu hareket etmeye çalışmaktadır. Sonuçta da sihirli bir güç sayesinde beklentiler gerçekleşir. Birinci gece korkusu yüreğimize yerleşir. Şayet anlayışlı sevecen bir eş yoksa birinci gece bu kehanet kendini gerçekleştirmek için kapıdadır.
Maalesef toplumumuzda kimi erkekler gerdek gecesi kanı görmeden kızın daha evvel cinsellik yaşamadığına inanmıyor. Zira birden fazla insan kanamanın bekaretin güzel bir göstergesi olduğunu düşünüyor. Öteki bir deyişle birinci cinsel tecrübesi olduğu düşünülen bir genç kızda ilgi sonrası kanama olamazsa, bekaretini daha evvel kaybetmiş olduğuna inanılıyor. Bu yüzden, gelinlik giyerek ebedi memnunluk yolunda adım atmaya hazırlanan binlerce genç kızımız ya kanama olmazsa?’ tasasını yaşıyor. Kızlık zarı yırtılırsa! çok canım yanarsa! çok kanar ve kan kaybeder doktora gitmek zorunda kalırsam! Kendimi çok kasar da eşimle kitlenirsek! üzere bir sürü başında olumsuz sorgulama ve yanlış mitler ile birinci geceye tasa dolu girmektedir.
Düğün gecesi kanaması olmadığı için sonraki gün doktora götürülüp muayene edilen bir sürü kızımız vardır. Kızlık zarı ile ilgili en gerçek bilgiyi bir bayan doğum uzmanı verecektir. Kızlık zarı esnek olup kanamayabilir. Vajinaya kadar inen derin bir yırtık oluşmadığından, zardaki damarsız bir alanın zedelenmesinden kanamayabilir.Eğer kanama oluşursa da kanama yarım saat içinde durur. Şayet bu kanama uzarsa ve çoğalırsa acil bir vajinal yırtık açısından bayan doğum uzmanına ulaşılması gerekir
Erkeklerde aslında, birinci gecenin telaşını yaşar. Bütün vazife ve sorumluluğun onda olduğu yükü ile gerdek odasına girer. Dert düzeyi çok yüksektir. Sevecen ve yumuşak bir seks düşünene kadar, kızlık zarını patlatıp misyonunu en kısa vakitte tamamlamanın kaygısındadır. Kanlı çarşafı da kapıda bekleyenlere verdi mi? bütün sorun tamamlanmış olur.
Genç kızların vajinal kasları güçsüzdür. Esneme yetenekleri azdır ve münasebet esnasında kaskatı olurlar. Bu durumda acı duyma ve ağrı hissini daha da şiddetlendirir. Kegel antrenmanları bu bölge kaslarını güçlendirmek için epeyce değerlidir.
Birinci gecede ağrının en temel sebepleri; yeteri kadar uyarılmama, bayanın alakaya kendini hazır hissetmemesi, sinirsel gerginlik hali, erkeğin panik hali ve performans derdi o hoş gecenin kaygı yumağına dönüşmesine yol açar.
Vücutta ki her organın bir vazifesi vardır. Penis büyüyüp sertleşecek, büyüyüp sertleşirken nasıl ağrı ve acı olmuyorsa, vajinada penisi içine alırken neden ağrı olsun. Fakat yanlış işler yapılırsa vajinada ağrı ve acı olur. Sonuçda zihnimizdeki olumsuz niyetleri değiştirmeliyiz. Fikirler hislerimizi etkileyecek. Hoş hislerde davranışlarımıza yansıyıp sağlıklı memnun ve inançlı birinci gece anıları yaşamak dileğiyle….