Hayatımızın her devrinde değerli olan beslenme hamilelik devrinde de çok değerlidir. Annenin beslenme durumu ve sıhhati yalnızca annenin değil doğum yapacağı bebeğinin de sıhhat durumunu etkilemektedir. Yanlışsız beslenme ile uygun ölçüde kilo almak hem gebelik devrinin ve doğumun daha rahat geçmesini sağlayacaktır. Temelinde birinci dikkat edilmesi gereken bahis gebelik planlayan anne adayının ülkü kilosuna ulaştıktan sonra hamile kalması ve bu periyotta sağlıklı beslenme alışkanlığını kazanmış olmasıdır. Gebelikte halk ortasında yaygın bir inanış olan ‘iki kişilik beslenme’ yanılgısı ne yazık ki gebelikte fazla kilo alımlarına sebebiyet verebilmektedir. Bir hamilenin gebe olmayan bir beşerden yaklaşık olarak günde 300 kalori fazla alması kafidir.
Gebeliğin birinci 3 aylık devrinde beslenme
Bulantıların sık olduğu gebeliğin birinci devrinde mümkün hayli yağsız, baharatsız,kokusuz yiyecekler tüketilmelidir. Leblebi , grissini, yeşil elma,sade soda bu devirdeki bulantıların azalmasına yardımcı olacaktır. Bu devirde hamilenin kendisini çok yemek yemeye zorlaması ve istemediği besinleri almak için ağır gayret sarfetmesi önerilmez. Hazır paketli ve raf ömrü uzun besinlerden ve asitli içeceklerden de gebeliğin tüm devirleri boyunca uzak durmak gereklidir. Ayrıyeten gebeliğin birinci 3 aylık periyodunda bebeğin hudut sistemi gelişimi için gerekli olan Folik asit vitamin günde 400mcg ölçüsünde alınmalı ve folik asitten varlıklı olan besinlerden( taze yeşil sebzeler , yer fıstığı, fındık, karnıbahar, kepekli ekmek) mümkün epeyce tüketmeye çalışılmalıdır.
Gebelikte sıvı tüketimi
Hamilelikte en kıymetli mevzulardan birisi de kâfi sıvı tüketimidir. Bilhassa bol su tüketimi idrar yolu enfeksiyonu , oligohidramnios (bebeğin amnion sıvısının olağandan az oluşu), erken doğum aksiyonu , teneffüs yolu enfeksiyonları , kabızlık , ,ishal üzere pek çok durumda kollayıcı yahut tedavi edici olabilir. Günde en az 3 litre sıvı tüketmeye ehemmiyet verilmelidir. Bu sıvılar su, süt, ayran, soda üzere içeceklerden oluşmalıdır. Asitli, gazlı içeceklerden ve alkolden gebelikte kesinlikle uzak durulmalıdır.Kafein içeriğinden ötürü kahve alımı en fazla 1 fincan ile hudutlu tutulmalıdır (maksimum 200 mg kafein) Gebelikte bitki çayları konusunda da dikkatli olunmalıdır. Bitkilerin, bebek gelişimi üzerine tesirleri konusunda çok az data mevcuttur. Adaçayı yaprağı üzere kimi bitki çaylarından fazla ölçüde tüketmek kasılmalara neden olabilir.
Gebelikte Omega-3 kullanımı
Omega 3 denilen unsur bir çoklu doymamış yağ asitidir ve insan bedeninde üretilemezler, kesinlikle dışarıdan alınmaları gerekir. Yalnızca gebeler değil tüm beşerler için gerekli hususlardır. Omega 3’ün genel olarak bebek üzerindeki tesirleri fetusun beyin, göz ve hudut sistemi üzerinedir. Annede ise preeklampsi (gebelik zehirlenmesi-yüksek tansiyon), doğum sonrası depresyon ve erken doğum üzere durumaları önlediğine dair çalışmalar vardır. Omega 3 daha çok balıklarda, yeşil sebzelerde, cevizde, ayçiçeğinde bulunur. Fetus omega 3 gereksinimini annenin aldığı besinlerden karşılar. Haftada 2 gün balık ve hergün az ölçüde ceviz tüketmek omega 3 kaynağı olduğu için bebek açısından da yararlıdır. Anne adayları Omega 3 ü bilhassa doğal kaynaklardan çokça almaya çalışmalı lakin doğal kaynaklardan gereğince faydalanamadıklarını düşünüyorlarsa tabiplerinin önerdiği biçimde ve dozda Omega 3 desteği almalarıdır.
Gebelikte Kalsiyum Tüketimi
Kalsiyum, bebeğin kemik ve dişlerinin gelişimi için gerekli bir mineraldir. Gebelikte kalsiyum açısından varlıklı besinler olan peynir, süt , yoğurt , kefir ve yumurta kesinlikle tüketilmelidir. Kimi bulaşıcı hastalıklardan korunabilmek için tüketilen peynirin ve sütün hijyenik ve yeterli pastörize olmasına dikkat edilmelidir.
Gebelikte Demir Takviyesi
Gebelikte artan demir gereksinimi nedeniyle bilhassa 4 .aydan sonra demir dayanağına itina gösterilmelidir. ileri derece anemik olan şahıslarda demir desteğine gebeliğin erken devirlerinde de başlanabilir.Ancak bu durumda zati birinci aylarda sık olarak görülen bulantı,kusma ve mide şikayetlerinde artış olabileceğinden tedaviye başlangıç mühleti bir kaç hafta ertelenebilir.
Gebelerde demir eksikliği halsizlik , bitkinlik ,nefes darlığı ,uyku hali ve çarpıntı üzere şikayetler oluşturabileceği üzere gebelikle ilgili olarak da erken doğum ,bebeğin rahim içinde gelişememesi,ölü doğum ve düşükler üzere komplikasyonlara da taban hazırlar. Ayrıyeten C vitamininden varlıklı meyve ve sebzeler de barsaklardan demir emilimini arttıracaklardır. Demir ilaçlarıvücutta daha uygun tesir gösterebilmesi için kalsiyum içeren besinlerle eş vakitli alınmamalıdır.
Gebelik asla sınırsız yemek değildir, kaliteli ve istikrarlı beslenme hem rahat bir gebelik süreci hem de sağlıklı bir doğum sağlar. Gebeliğin 3. ayından itibaren, istikrarlı ve disiplinli beslenmeye kesinlikle nizamlı antrenman programı eklenmelidir. Haftada en az 2 gün birer saat yürüme, yüzme, gebeliğe özel yoga, pilates yapılabilir. Lakin tehlikeli sporlar, tartı içeren idmanlar, bisiklet, paten üzere aktivitelerden kaçınılmalıdır.
